Helen Keller

{Başlık altındaki resmin tanımı: Helen Keller'ın bir portre fotoğrafı.}
Helen Keller (1880-1968)
"Nasıl Sosyalist Oldum?"dan.
http://marxists.org/reference/archive/keller-helen/works/1910s/12_11_03.htm

Birkaç aydan beri benim adım ve sosyalizm gazetelerde sıkça beraber anılmaya başladı. Bir arkadaşım ön sayfaları beyzbol, Bay Roosevelt ve New York polisi skandalıyla paylaştığımı söylüyor. Bu beraberlik beni çok da mutlu etmiyor, ama, birçok insanin ilgisine mazhar olmaktan ve öğretmenim Bayan Macy'nin (Anne Sullivan) eğitimsel başarılarından mutluyum. Kötü bir ün dahi yarara dönüştürülebilir ve eğer gazetelerin yapıp ettiklerimi basma merakı köşelerinde sosyalizm sözcüğünün daha fazla yer almasını sağlıyorsa, bundan mutlu olurum. Gelecekte, sosyalizm üstüne daha çok yazmak ve kendimin ve düşüncelerimin mazhar olduğu ünün hakkını vermek isterim. Şimdiye kadar konu üstüne pek yazmadım. ...

Common Cause (muhafazakar bir gazete)'den bir alıntıya bakalım:
Başlık şöyle diyor:
"Schenectady Kızılları Kör Kız Helen Keller'i kullanarak Kamuya kendi reklamlarını yapıyor"

Ve yazı:
"masum ve zavallı Helen Keller'in Schenectady sosyalistleri tarafından böyle sömürülmesinden daha insafsız bir şey hayal etmek güç"


Şu "masum ve zavallı Helen Keller" ifadesine satirik bir yorumda bulunma şansı yüksek tabii. Ama kendimi tutup, sadece Common Cause gibi bir gazetenin iki yüzlü sempatisinden hoşlanmadığımı söyleyeyim --tabii, onlar "sömürü" sözcüğü ne anlama geliyor, biliyorlarsa bu benı mutlu ederdi.

...
Brooklyn Eagle da benim sosyalizmle ilişkim üstüne diyor ki: Helen Keller'in "hataları bedensel gelişiminin açık kusurlarından kaynaklanıyor". Birkaç yıl önce Mr. McKelway, Brooklyn Eagle'ın editörü, olarak tanıtılan beyefendiyle tanışmıştım. O zaman bana ettiği iltifatlar o kadar cömertçeydi ki hatırlayınca yüzüm kızarıyor. Ama şimdi sosyalizm davasını savunduğum açığa çıkınca bana ve kamuya kör ve sağır, bu nedenle hata yapmaya eğilimli olduğumu hatırlatıyor. Onunla karşılaştığım zamandan bu yana zekam azalmış olmalı. Eminim, kızarma sırası ondadır. Sağırlık ve körlük insanı sosyalizme yönlendirebilir gerçekten. Marx muhtemelen tamamen sağırdı, William Morris de kör. Morris resimlerini dokunma duyusuyla yapmış, duvar kağıtlarını koklayarak dizayn etmiş olabilir.


Ah, Brookly Eagle komedisi. Ne nezaket yoksunu bir bülbül. Toplumsal olarak kör ve sağır, dayanılmaz bir sistemi savunuyor.